26/9/12

KIBRISLIRUM BASIN ÖZETLERİ, 26 Eylül 2012


HARAVGİ gazetesinin bugünkü ana haberi “Hizmetçi ve efendi rolünü oynuyorlar. DİSİ-DİKO karmaşık ittifakı taslak tezleri aracılığı ile Anastasiadis’in fırsatçı mutasyonunu doğruluyor” başlığı altında basına sızan DİSİ-DİKO ittifak anlaşmasına ilişkin tepkiler.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

Türkiye Birleşmiş Milletler’de suçlu sandalyesinde. Cumhurbaşkanı Dimitris Hristofyas, Birleşmiş Miletler Genel Kurulu’nda konuşurken Kıbrıs’ın bir bölümünü 38 yıldır işgalinde tuttuğu ve yerinden edilmiş binlerce kişinin temel insan hakları ile özgürlüklerini çiğnediği için bir kez daha Türkiye’yi suçladı. Kıbrıstürk liderliğine, Kıbrıs sorununa bir çözümün bulunması amacıyla yapılan müzakerelere geri dönmesi çağırısında bulundu. 2008 yılında Cumhurbaşkanlığı görevine seçildikten sonra, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki Mun ile işbirliği içinde, Kıbrıs sorunundaki durgunluğun sona ermesi için gerekli girişimlerde bulunduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Hristofyas, Kıbrıstürk toplumu lideri Mehmet Ali Talat ile Kıbrıs sorununda tek egemenlik, tek uluslararası kimlik, tek vatandaşlık ve iki bölgeli, iki toplumlu federal bir çözüm temelinde doğrudan müzakerelere başlandığını belirtti. Hristofyas, Mehmet Ali Talat’ın liderliğinde Kıbrıstürk tarafının tüm Kıbrıslıların yararına olacak, işgale son verip kalıcı bir barışın ve güvenliğin koşullarını yaratacak bir çözüm vizyonunu paylaştığını, işgalin yarattığı zorluklara rağmen taraflar arasında bir dizi önemli yakınlaşmanın sağlandığını ifade etti. 2010 yılında Kıbrıstürk toplumu liderliğine gelen Derviş Eroğlu’nun ortak taahhütlere ve verilen bağlılık sözlerine saygı göstermediğini ve sağlanan yakınlaşmaları kabul etmediğini söyledi. Kıbrıs sorununa iki toplumlu, iki bölgeli bir federal çözümün bulunması amacıyla, iki taraf arasında yapılan diyaloğa devam edilmesi için Kıbrıstürk toplumu liderliğine müzakere masasına dönmesi çağırısında bulundu. Cumhurbaşkanı Hristofyas, Ankara’yı Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde yapılan doğal gaz sondaj çalışmalarına karşı kışkırtıcı ve tahrik edici davranışlarına son vermeye çağırdı. Kıbrıstürk liderliğinin Ankara’nın desteğiyle Mayıs ayında Kıbrıs sorunundaki çözüm müzakerelerini terk etmeye karar verdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı, Kıbrıs sorununun çözümlenmesinin tüm ilgili tarafların yararına olacağını vurguladı. Türkiye’nin “gözdağı verme siyaseti” uyguladığını ve Kıbrıs’ın Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde tek taraflı faaliyetlere geçtiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Hristofyas, Ankara’nın bu davranışını uluslararası topluluğun kabul etmemesi gerektiğini belirtti. Türkiye’nin Kıbrıs sorunundaki olumsuz politikasını kınayan Hristofyas, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kendi Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde doğal gazla ilgili olarak geçen Eylül ayından itibaren başladığı sondaj çalışmalarının ardından Türkiye’nin endişe yaratan davranışlarının daha da arttığını söyledi.

POLİTİS gazetesinin bugünkü ana haberi taşınmaz mal fiyatlarında yaşanan düşüş. Gazeteye göre, Kıbrıs’ta taşınmaz mal fiyatları açısından belirsiz bir ortam var. Taşınmaz mal fiyatlarının 2008 yılından günümüze %30 oranında düştüğü belirtiliyor. Tabi ki bu oran şehirden şehre değişiyor. Merkez Bankası’nın değerlendirmesine göre, 2012 yılının ikinci çeyreğinde taşınmaz mal fiyatlarında ortalama %5,9 oranında bir düşüş yaşandı. Troyka’nın değerlendirmelerine göre, önümüzdeki sürede 50 bin konut satışa çıkaracak ve bu da fiyatların daha da aşağıya inmesine yol açacak. Bankalar ise Troyka’nın bu değerlendirmesine katılmıyorlar ve ileri sürülen rakamı abartılı buluyorlar. Bankalara göre bu rakam 10 bin civarında olacak.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

DİSİ ile DİKO’nun Kıbrıs sorunu ile ekonomi konularına ilişkin ortak tezlerini içeren belgelerin basına sızmasının ardından Malas ile Lillikas’ın seçim büroları bunları incelemeye aldılar. İki seçim bürosu kendileri açısından kullanabilecekleri alanları belirliyorlar. AKEL ve Malas’ın seçim bürosu bu metinlerle ilgili resmi tavırlarını ortaya koyarken, Lillikas’ın bürosu dün sadece gayri resmi bir yorum yapmakla yetindi. Stavros Malas’ın Basın Sözcüsü Takis Hacıyeorgiyu yaptığı açıklamada özellikle Nikos Anastasiadis’i hedef aldı. Anastasiadis’in birçok mutasyon ile yok olduğunu ve boyun eğer duruma geldiğini söyledi. Hacıyeorgiyu “gün ışığına çıkan bu belgenin hiçbir satırında Anastasiadis’in tezleri yer almamaktadır. Bu durumda gündeme gelen soru, bugüne kadar tanıdığımız Nikos Anastasiadis’in 15 gün içerisinde böylesine değişeceğine Demokratik Parti’den ya da demokratik merkez siyasal alandan inanların olup olmadığıdır” dedi. AKEL de açıklamasında, DİSİ ile DİKO arasında Kıbrıs sorununda var olan görüş ayrılıklarının giderilmesinde kullanılan yönteme ve pozitif belirsizliğe işaret etti. Toplumu ilgilendiren temel konularda net tezlerin olmadığına dikkat çekerek, iki partinin özellikle Kıbrıs sorununda görüşlerini birbirlerine yakınlaştırmada hedefin iktidara gelmek olduğu tespitinde bulundu.  AKEL Basın Sözcüsü Yorgos Lukaidis DİSİ ile DİKO’nun ortak tezlerini içeren ve basında yayınlanan bu metinde iki bölgeli iki toplumlu federasyon kavramının yer almadığını da vurguladı. Merkezdeki siyasi partilerin işbirliği arayışları sırasında DİKO Başkanı Maryos Karoyan’ın bu ifadenin önemine ilişkin olarak yaptığı vurguyu hatırlattı. Bunun yanı sıra Hristofyas ile Talat arasında varılan görüş birliklerini geri çekeceğine dair Anastasiadis’in taahhüdünü gündeme getirdi. Anastasiadis’in 5 Ocak 2010 tarihinde Hristofyas’ın önerilerine ilişkin farklı bir tavır ortaya koyduğunu belirterek bu önerileri o dönem desteklediğine işaret etti. Anastasiadis’in takvim kabul etmeme yükümlüğü üstlendiğini de belirterek, Anastasiadis’in bu konuda da geçmişte farklı tutum içerisinde olduğunu dile getirdi.


SİMERİNİ gazetesinin bugünkü ana haberi “DİSİ-DİKO anlaşmasıyla ilgili olarak bıçakları çektiler” başlığı altında Cumhurbaşkanı adaylarının ve siyasi partilerin bu anlaşma metnine ilişkin tavırları.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

Temsilciler Meclisi Kurumlar Komisyonu’nda yerel yönetimlerin kurumsal olarak bugünkü işleyiş biçimlerinde derhal ve köklü değişikliklere gidilmesi gerektiği görüşü dile getirildi. Komisyon Başkanı Dimitris Silluris “Eğer köklü ve yapısal değişiklikler yapılmazsa ve gerekli çağdaşlaşma sağlanamazsa, yerel yönetimler kurumsal olarak yaşayabilir durumda olamayacaktır” dedi. Meclis’in ilgili komisyonu yerel yönetimlerle ilgili tartışmalarına Salı günü devam edecek.

Troyka’nın önerilerine karşı AKEL kendi önerilerini hazırladı. AKEL, devlet mekanizmasının küçülmesi için daha çağdaş örgütlenme öneriyor. Bunun yanı sıra, varlıklıların ve büyük taşınmaz malların vergilendirilmesine ve vergi kaçağı ile mücadeleye özel atıfta bulunuyor. Hayat pahalığı ödeneği ile 13. maaşların kaldırılmasını ise kırmızıçizgi olarak belirlemiş durumda. AKEL, uygulanacak programın süresinin beş yıl olmasını isterken, yeni yapılanma için sendikal hareketle diyaloğu öne çıkarıyor. Kamuda atıl durumdaki personelin yine kamuda ihtiyaç duyulan alanlara kaydırılmasına olanak sağlanmasını istiyor. Böylesi bir değişikliğin üretkenliğe katkı sağlayacağı ve yeni işe alımların dondurulmasını getireceği görüşünü savunuyor. AKEL’in önerileri arasında, üretkenlik artışı için kamuda yeni kontrol ve değerlendirme mekanizmaları getirilmesi de yer alıyor. Aşırı ödeneklerin kaldırılması, ödeneklerin vergiye tabi olması da AKEL’in önerileri arasında. AKEL kriz koşullarında küçük ve orta boy işletmelere destek sağlanmasını, otelcilik alanında büyümenin güçlendirilmesini, devlet yatırımlarının genç işsizlere yönelik olarak yapılması da talep ediyor. Bu çerçevede somut olarak genç işsizlere kendi işlerini kurmaları için 50 bin avroya kadar destek verilmesini öneriyor.
 

ALİTYA gazetesinin bugünkü ana haberi Mari’deki patlamayla ilgili olarak Larnaka Ceza Mahkemesi’nde devam eden dava. Gazeteye göre, Albay Yorgos Yeorgiadis dün mahkemede Mari ile ilgili yeni açıklamalarda bulundu. Patlamadan altı gün önce 5 Temmuz günü yapılan toplantıda Cumhurbaşkanı’nın yurt dışında olması nedeniyle, bu patlayıcıların yok edilmesine yönelik siyasi kararın alınamadığını söyledi. Bu toplantıda kendisinin Savunma Bakanı Kostas Papakostas’a Vasiluku’da patlama olması durumunda orta çağ koşullarına dönüleceği yönünde sert uyarılarda bulunduğunu belirtti. Buna karşı Bakan’dan “abartmaktan vazgeç. Ciddi ol” yanıtını aldığını da söyledi.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

“Standart and Poors” temsilcileri Kıbrıs ekonomisinde yeni değerlendirmelerde bulunmak amacıyla Kıbrıs’a geldi. Bugün Maliye Bakanı Vasos Şarli ile bir araya gelip Troyka’nın önerdiği önlemlerin Kıbrıs tarafından uygulanma olanaklarını ele alacaklar.

Nikos Anastasiadis DİKO ile işbirliğinin karşılıklı saygıya dayandığını ve partilerden herhangi birinin kendi politikasını diğerine dayatmasının söz konusu olmadığını söyledi. Muhaliflerinin bunu anlamadığına dikkat çekti.

Δεν υπάρχουν σχόλια:

Δημοσίευση σχολίου