FİLELEFTEROS gazetesinin bugünkü ana
haberi “DİKO ölçülerinde kostüm” başlığı altında DİSİ ile DİKO arasında
sağlanan seçim işbirliği. Gazeteye göre, DİSİ, Kıbrıs sorununa ilişkin DİKO’nun
tüm taleplerini karşıladı. Bu, DİKO’nun gelecek Perşembe günü Merkez Komitesi’ne
sunacağı program tezlerinde de net olarak görülüyor. Kıbrıs sorunu ile ilgili
belge ile diğerleri dün DİKO kadrolarına gönderildi. Kıbrıs sorunuyla ilgili
belgede diğerlerinin aynı sıra şu unsurlar da yer alıyor:
- Dönüşümlü başkanlık, 50 bin yerleşiğin kalması,
mülkiyet, Türk vatandaşlarına dört özgürlük gibi öneriler geri çekilmelidir.
- Annan Planı’nın reddi “Referandumda takınılan
tavırdan bağımsız olarak Kıbrısrum siyasi liderliği bağlamaktadır”.
- Yeni tur görüşmeler başlamadan önce müzakerelerin
temeli üzerinde net bir anlaşma sağlanmalıdır.
- Britanya üslerinin kaldırılması tezi de kayda
değer.
- Birleşmiş Milletler ile Avrupa Birliği’ne katılımın
yeterli bir garanti çerçevesi olduğuna dikkat çekiliyor ve 1960 garantileri
reddediliyor. - “Kıbrıs sorununa çözüm için bir öneri çerçevesinin hazırlanması
gerek bazılarının halk tarafından reddedilen önerilerin yeniden getirilmesi,
gerekse bazılarının çözümü istememesi olgularını ortadan kaldıracaktır” görüşü
savunuluyor.
Gazetenin diğer
haberlerinden bazıları
Troyka’nın kaldırılması yönündeki talebine rağmen, hayat
pahalığı ödeneği konusunda hükümet önerisinde son rötuşları yapıyor. Elde
edilen bilgilere göre, hükümetin üzerinde çalıştığı öneri Çalışma Bakanı
Sotirulla Haralambus’un sosyal ortaklara sunduğu öneriden pek de farklı değil. Bu
öneriye göre, hayat pahalığı ödeneği basamaklandırılacak ve yılda bir kez verilecek.
Ekonomide durgunluk yaşanan dönemde de ertelenecek. Hükümetin önerisine göre
ayda 2400 avroya kadar maaş alanlar hayat pahalılığı ödeneğini tam olarak
alacaklar. 2401 ile 3700 avro arası maaş alanlar %75’ini, 3701 ile 5 bin avro
maaş alanlar %50’sini alacaklar. 5 binin üzerinde maaş alanlar da hiç
almayacaklar. Kıbrıs İşverenler Federasyonu hükümetin bu önerisine olumlu
bakmıyor. İşverenler Federasyonu hükümete gönderdiği mesajında bu öneri ile
özel sektör çalışanların %85’inin bu uygulamadan hiç etkilenmeyeceği ve böylece
bu zor ekonomik koşullarda işletme giderlerinde herhangi bir düşüş olmayacağı
üzerinde durdu. Bu arada ödeneğin yılda bir kez ödenmesi konusunda sosyal ortaklar
arasında herhangi bir görüş ayrılığı yok. Hükümetin hayat pahalığı ödeneği ile
13. maaşları kurtarmak için Troyka’ya kamuda %15’e varan maaş kesintisi önerme
hazırlığı içinde olduğu görülüyor. Hükümetin önerisine göre, bu kesintiler de
basamaklı olacak ve 1500 avronun üzerinde maaş alan kamu çalışanlarında %5’ten
başlayıp basamaklı bir biçimde %15’e çıkacak.
POLİTİS gazetesinin bugünkü ana
haberi “Var olmayan parayı dağıtıyorlar” başlığı altında dün Temsilciler
Meclisi’nde onaylanan karar. Gazeteye göre, dün Meclis apaçık popülist bir
kararı hükümete dayattı. Devletin kasalarının boş olduğunu bildiği bir anda,
daha önce ekonomide tasarruf yapması için hükümete baskı yaparak onaylamadığı
24 milyon avroluk fonu serbest bıraktı. Meclis Maliye Bakanlığı Komisyonu iki
dakikalık bir süre içerisinde bu karara yeşil ışık yaktı. Onaylananlar arasında
ek mesai, vardiya ödeneği, konut programları ve bazı belediyelerin alt yapı
çalışmaları da var.
Gazetenin
diğer haberlerinden bazıları
Lillikas ile DİKO eski defterleri açtı. 2008
seçimlerinde Tasos Papadopulos’un seçimleri kaybetmesinin nedenleriyle ilgili
tartışma yeniden gündeme geldi. Lillikas geçen Cumartesi günü katıldığı bir
radyo programında bu yenilginin nedenleri üzerinde dururken DİKO örgütlenme
bürosunun, Papadopulos’un seçim bürosuna taşımaması kararını gündeme getirdi. Bu
arada Maryos Karoyan’ı kast ederek Papadopulos’un seçim yenilgisinden bazılarının
yarar sağladığı görüşünü de savundu. Lillikas’ın bu tavrı sonrası DİKO Başkanı
Maryos Karoyan yeni ifşaatlarda bulundu. Yorgos Lillikas’ın birinci ve ikinci
tur seçimleri arasında Yuannis Kasulidis’i ziyaret ederek dışişleri bakanlığını
almaya çalıştığını söyledi. Seçimlerdeki yenilgiden de Papadopulos’un iletişim
bürosunun sorumlusu olan Lillikas’ın sorumlu olduğunu söyledi. Karoyan’ın bu açıklamalarına
dün yanıt veren Lillikas ise, Karoyan’ın masal okuduğunu söyledi ve DİKO
seçmenlerinden oyları ile buna yanıt vermelerini, partilerinin politikasını ve
ilkelerini savunmalarını istedi. Bu arada Yuannis Kasulidis’e de çağrıda
bulunarak, 2008 yılında kendisinden dışişleri bakanlığını talep edip etmediğini
açıklamasını istedi.
- Birleşmiş
Milletler Genel Sekreteri Kıbrıs özel danışmanı Aleksander Dovner’in adı yine
seçim tartışmalarına karıştı. Dovner’in bir röportajında, Kıbrıs’ın münhasır ekonomik
alanına ilişkin egemenlik hakları hakkında söyledikleri tartışma konusu oldu.
Yorgos Lillikas kendisini şaşırtan
olgunun, Aleksander Dovner’in sözünü ettiği Türkiye’nin tehditleri hakkında
Genel Sekreter’in danışmanının zayıf cevabı ile uluslararası hukuka ve Kıbrıs
Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarına ilişkin Türkiye’nin var olan
yükümlülüklerini hükümetin hatırlatmakta geç kalması olduğunu söyledi. Türkiye’nin
tehditlerini sona erdirmemesi durumunda bu ülkenin Avrupa sürecini hükümetin tek
yanlı olarak ertelemede kararlı olduğunu ortaya koyması gerektiği görüşünü de dile
getirdi. DİKO da konuyla ilgili açıklamasında, Dovner’in az çok Kıbrıs’ın doğal
gaz aramada egemenlik haklarını yaşama geçirmekte ısrar etmemesini önerdiği
görüşünü savundu.
SİMERİNİ gazetesinin bugünkü ana
haberi bankalardan değerli kâğıt alanların Cumhurbaşkanı, Merkez Bankası ve
Maliye Bakanı aleyhine dava açma girişimleri. Gazeteye göre, ellerinde
bankaların değerli kâğıtları olan bazı kişiler sözlerini pratiğe geçirme
yolunda adım atıyor. Avukatları aracılığıyla Cumhurbaşkanı’na, Merkez Bankası’na
ve Maliye Bakanı’na dava açma hazırlığı içerisinde bulunuyorlar. Cumhurbaşkanı’na
yönelik olarak üç suçlamada bulunacaklar. Bunlardan ilki Cumhurbaşkanı’nın 2011
Kasım’ında Yunan bankalarının desteklenmesi kararının alındığı Avrupa Birliği zirvesinde
Kıbrıs bankalarının desteklenmesini de gündeme getirmemesi. İkinci neden ise
devlet tahvillerinin bir hiçe dönüşmesi sonucunu getiren kamu ekonomisi
yönetimi. Bu kişilere göre Cumhurbaşkanı izlediği politikasıyla Kıbrıs Cumhuriyeti’ni
kredi alımında piyasaların dışında bıraktı ve bunun sonucu olarak da ekonomi ve
bankacılık sektörü desteklenemedi. Son olarak da Egnatia Bankası’nın zararının
Laiki Bankası’na devredilmesinin kabulünü ileri sürüyorlar.
Gazetenin
diğer haberlerinden bazıları
DİSİ ile DİKO’nun işbirliği metninde iki bölgeli iki
toplumlu federasyon kavramı yer almıyor. Bunun yerine “acı verici olarak kabul
ettiğimiz tarihi uzlaşma çözümü” dendi. Bu şekilde EVROKO’nun da ittifaka
katılımını kolaylaştırmayı düşündüler. Belgede Hristofyas’ın sunduğu önerilerin
geri çekilmesi de yer alıyor.
2013 yılı bütçesinde üniversite öğrenci yardımları
azaltılmayacak. Yeni dönemde de bu yardımlar gelirlere göre verilecek.
HARAVGİ gazetesinin bugünkü ana
haberi Sermaye Kurulu’nun Kıbrıs Bankası ile ilgili raporu. Gazeteye göre,
Sermaye Kurulu’nun Kıbrıs Bankası ile ilgili raporu banka yönetim kuruluna bir
şamar niteliğinde. Kıbrıs Bankası yönetim kurulu üyelerinin önümüzdeki günlerde
ifade vermeye çağrılmaları bekleniyor. Suçlamaların doğrulanması durumunda, haklarında
341 bin avroya kadar ulaşan ceza davaları açılacak.
Gazetenin
diğer haberlerinden bazıları
AKEL Genel
Sekreteri Andros Kiprianu doğrudan müzakerelerde bugüne kadar tartışılanların
Kıbrısrum tarafınca da kayda geçirildiğini ve Ulusal Konsey üyelerinin bunları
bildiğini söyledi. Andros Kiprianu Birleşmiş Milletler’in taraflar arasında
sağlanan görüş birlikleri ile görüş ayrılıklarını kayda geçireceğinin ortaya
çıkması sonrası bu görüşü ortaya koydu ve müzakerelerde her konuda anlaşma sağlanmadan hiçbir konuda anlaşma sağlanmış
sayılmayacağı ilkesinin geçerliliğini koruduğunu da ifade etti. Kiprianu bu
belgenin seçilecek Cumhurbaşkanı açısından bağlayıcı olacağı konusunda kimsenin
endişe etmemesi gerektiğini de vurguladı. Yeni Cumhurbaşkanı’nın politikasını
siyasi partiler ve Ulusal Konsey ile birlikte belirleyebileceği üzerinde
dururken, Cumhurbaşkanı açısından bağlayıcı olanların Birleşmiş Milletler
kararları ile doruk antlaşmaları olduğunu da vurguladı.
AKEL Meclis Grup Sözcüsü Nikos Katsuridis Atyenu’da düzenlenen
bir etkinlikte konuşurken solcu bir kişinin Nikos Anastasiadis’ten ne
bekleyebileceği sorusunu sordu. DİSİ Başkanı’nın halk karşıtı bir politika
izleyeceğinin kesin olduğunu ve bunu DİSİ’lilerin de inkâr etmediklerini
söyledi.
Δεν υπάρχουν σχόλια:
Δημοσίευση σχολίου