KIBRISLIRUM BASIN ÖZETLERİ, 10 Eylül 2012

FİLELEFTEROS gazetesinin bugünkü ana haberi Troyka ile memorandum imzalanması süreci. Gazeteye göre, Avrupa Merkez Bankası’nın memorandum imzalayan ülkelerin devlet tahvillerini alma kararı Kıbrıs’ın memorandum imzalamada acele etmesi için bir neden. Kıbrıs memorandumu imzalamadan, devlet tahvilleri Avrupa Merkez Bankası tarafından satın alınmayacak. Kıbrıs bankaları da bu durumdan yararlanamayacak. Böylesi bir gelişme de Kıbrıs’ta nakit sorununun uzaması anlamına geliyor. Bu arada Troyka’nın adaya geliş tarihinin dahi henüz belirlenmemiş olması durumun vahametini ortaya koyuyor. Ekonomi açısından belirleyici bir öneme sahip olan önümüzdeki haftalar içerisinde Troyka ile müzakerelerde bazı önemli başlıkların karara bağlanması gerekiyor ve bu başlıklar bazı sosyal tepkilere de yol açabilecek bir içeriğe sahipler. Bu süreçte muhalefet ile hükümet de karşı karşıya gelecek. Muhalefet güçleri Cumhurbaşkanı’ndan ekonomi konusunu görüşmek için siyasi parti liderleri zirvesini toplantıya çağırmasını talep ediyorlar. EDEK ile Ekoloji Hareketi Cumhurbaşkanı’ndan acil bilgilendirme isterken EDEK Başkanı Yannakis Omiru partisinin sert bütçe önlemlerine onay vermeyeceği uyarısında bulundu.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

2013 Cumhurbaşkanlığı seçimleri sürecinde üç aday iki farklı strateji izleyecek. Üç aday seçim sürecine ilişkin hedeflerini resmi olarak belirlemiş durumda. DİSİ ve Nikos Anastasiadis’in seçim bürosu tek turlu seçim stratejisi belirledi. AKEL ve Stavros Malas ile Yorgos Lillikas’ın seçim büroları ise iki turlu bir seçim stratejisi üzerinde çalışıyorlar. DİSİ merkezi’nde DİKO ile işbirliği ve EVROKO ile de işbirliği olasılığı sonrası Anastasiadis’in birinci turda Cumhurbaşkanı seçilebileceği üzerinde duruluyor. Bu üç partinin işbirliği durumunda toplam oyları %50’ye çok yakın olacak. Bu arada DİKO ile EVROKO’dan Yorgos Lillikas’a gidecek oyların olacağı da hesaplanıyor. Ancak DİSİ merkezi Anastasiadis’in adaylığının yaratacağı dinamiği de dikkate alarak daha başka alanlardan da oy alabileceklerinin hesabını yapıyor. DİSİ’nin Avrupa Parlamentosu üyesi Yuannis Kasulidis Nikos Anastasiadis’in adaylığına inanan ve bu adaylığı destekleyenlerin tüm güçlerini ortaya koyacakları bir mücadele ile tek turlu bir seçim yaşanması sonucunu getirebileceklerini söyledi. Kasulidis bu arada seçimlerin ikinci turunun olması halinde dahi Anastasiadis’în bunu kazanacağı görüşünü savundu. AKEL ise bu süreçte iki turlu bir seçim hazırlığı içinde. Parti yöneticileri açıklamalarında bu seçimlerin ikinci turda belirleneceğini söylüyorlar. Hedefleri Stavros Malas’ı ikinci tura taşımak ve ikinci turda çok şeylerin olabileceğini ifade ediyorlar. Malas da seçimlerin ilk turda bitmeyeceği görüşünde olduğunu ifade etti. Lillkas cephesi ise DİKO ile EVROKO’nun seçmenlerinden oy alabileceğine inanıyor ve AKEL seçmenlerinden de oy alabilmenin hesaplarını yapıyor.  

POLİTİS gazetesinin bugünkü ana haberi geçen Aralık ayında Yeroskipu sahillerinde işlenen cinayetle ilgili gelişmeler. Gazeteye göre, bu cinayet hakkında Yunanlı adli tıp uzmanının vereceği raporla yeni veriler ortaya çıkabilir. Bu uzman savunma makamı tarafından mahkemeye davet edildi. Hamile annenin ve üç yaşındaki kızının yapılan otopsilerinin fotoğraflarını inceleyen bu kişi bu cinayeti işleyen kişinin veya kişilerin üç yaşındaki çocuğu öldürmeden önce ona tecavüz ettikleri görüşünde. Bunun doğru olması halinde Kıbrıs’ta otopsiyi yapan doktor hakkında bazı soru işaretleri de gündeme gelecek.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

Ekonomik krizle birlikte Kıbrıs’a gelen göçmen sayısında düşüş yaşanıyor. Buna karşı Kıbrıs’tan gönüllü olarak ayrılanların sayısında ise artış var. Gerek işsizliğin artması gerekse polis tarafından alınan önlemler kaçak göçmen sayısında düşüşü getirdi. 2010 yılında işgal altındaki bölgeden Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kontrolü altındaki bölgeye giren kaçak göçmen sayısı 1855’ti. 2011 yılında ise bu sayı 1311’e düştü. Bu yıl Haziran ayına kadar işgal altındaki bölgeden özgür bölgeye giren kaçak göçmenlerin sayısı ise 725. Bu arada Kıbrıs’ta bulunan kaçak göçmenlerden bir kısmı adayı gönüllü olarak terk etti. 2010 yılında adadan ayrılanların sayısı 4001 olurken, bu rakam 2011 yılında 4215’e çıktı. Bu yılın ilk altı ayında da 2536 kaçak göçmen adayı terk etti.

EVROKO Başkanı Dimitris Silluris partisinin 2013 Şubat seçimlerinde tavrını belirlemesinde partinin seçim sonrası oynayacağı rolün temel faktör olacağını söyledi. Silluris’in bu yaklaşımı hükümete katılım talebi olarak değerlendirildi. Bu yönde bir soruyu yanıtlayan Silluris “EVROKO koşulları değerlendiriyor ve merkez siyasi alanda işbirliği çalışmalarının sonuçsuz kalmasının getirdiği zorluklar içerisinde süreçleri etkileyebilmek için seçim sonrası oynayacağı rol partimizin tek kaygısıdır” dedi.

SİMERİNİ gazetesinin bugünkü ana haberi seçim sürecinde adaylar arasında yaşanmaya başlanan zıtlaşmalar. Gazeteye göre Stavros Malas seçim kampanyasına DİSİ ile DİKO arasındaki işbirliğini iğneleme çabası ile başladı ve Anastasiadis’in daha önce ekonomi konusunda ifade etiği görüşlerde şimdi değişikliğe gittiğini ifade etti. Malas, Nikos Anastasiadis’i ekonomi konusundaki felsefesinin ne olduğunu açıklamaya çağırdı ve muhalefetin ekonomi politikasının açık ve net olmadığı eleştirisinde bulundu. “Şahsen ben Sayın Anastasiadis’in ekonomi konularına hangi felsefe ile yaklaştığını anlamadım çünkü anladığım kadarıyla DİKO ile müzakere halinde bulunuyor ve bu müzakerede gerek kendisinin, gerekse parti kadrolarının ifade ettikleri tezlerden uzaklaşmış durumda” dedi. Stavros Malas’ın bu görüşünü yanıtlayan DİSİ Basın Sözcüsü Haris Yeorgiadis ise Anastasiadis’in geçen Haziran ayında 300 delegenin önünde ekonomiyle ilgili tezlerini sunduğunu ve şimdi ortak bir platform bulmak için DİKO ile temas halinde olduğunu söyledi. Yeorgiadis bu noktada “ekonomi için Sayın Malas ne önermektedir” dedi. Bu arada Malas’ı ve AKEL’i ekonomiyi içine soktukları durum nedeniyle izahat verip önümüzdeki beş yıl için bir program sunacaklarına DİSİ-DİKO müzakereleri ile meşgul olmakla eleştirdi. Yeorgiadis bu arada Anastasiadis’in hem Kıbrıs sorunuyla, hem de ekonomiyle ilgili önerilerini Kıbrıs halkına sunacağını da söyledi. Bu zıtlaşmaya Yorgos Lillikas da müdahale etti ve ekonomiyi ele alış biçimleri nedeniyle iki büyük partiyi eleştirdi. Bu zıtlaşmanın üretken olamadığını ve zarar verdiğini söyleyen Lillikas, Cumhurbaşkanı’na da ekonomiyle ilgili bir toplantı yapması çağrısında bulundu. Troyka’nın memorandumunda Kıbrıs’ın hidrokarbon yatakları hakkında bağlayıcı maddeler olabileceği uyarısında da bulundu.

HARAVGİ gazetesinin bugünkü ana haberi “Anastasiadis saklanıyor” başlığı altında. Gazeteye göre, Hürriyet ve Kıbrıs gazetelerinde çıkan yazılarında Zeynel Lüle ile Ata Atun, Nikos Anastasiadis’i ve DİSİ’yi gevşek federasyon konusunda görüşlerini gizlemekle eleştirdiler. Ata Atun, Anastasiadis’in Flautre ile görüşmesinde yer almadığı için gevşek federasyon konusunda ne dediğini bilmediğini, ancak Anastasiadis’in yıllar önce şahsen kendisine bunu söylediğini yazdı. Atun bunun yanı sıra “Lidra Palas toplantılarında hem Anastasiadis, hem de Keti Kleridis bu düşüncelerini bana çok kez söylediler” dedi. Zeynel Lüle de Anastasiadis-Flautre görüşmesi sonrası Anastasiadis’in merkezi bir federasyon yerine, esnek ve gevşek bir federasyonun daha iyi olacağını, çok katılımlı bir konferansa sıcak yaklaştığını, garantörlüklerin çözüm sonrası somut bir dönem daha devam edebileceğini, Kıbrıs’ın güneyinin NATO’ya girmesi için girişim üstleneceğini söylediğini duyduğunu yazdı.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

Cumhurbaşkanı adayı Stavros Malas seçim sonrası oluşacak hükümet için ekonomide en önemli konunun ülkeyi büyüme sürecine sokmak olacağını söyledi. Malas, ekonomide büyümenin kemer sıkma politikaları ve devlet gelirlerinin azaltılması ile sağlanamayacağını belirterek, önümüzdeki iki yıl içinde Kıbrıs’a yatırımcıların çekilememesi durumunda daha kötü bir ekonomiyle karşı karşıya kalınacağı uyarısında bulundu. Malas bu arada ulusal anlayış birliğinin sağlanmasından yana olduğunu, ancak bunun için Anastasiadis’in ekonomiyle ilgili felsefesini netleştirmesi gerektiğini söyledi. Anastasiadis’in DİKO ile müzakere sürecinde eski tezlerini terk ettiğine de dikkat çekti.

Savunma Bakanı Dimitris İliadis Kıbrıs’ın Avrupa Birliği Dönem Başkanlığı hakkında Türkiye’nin tehditlerinin boşlukta kaldığını söyledi. Kıbrıs’ın Dönem Başkanlığı’nın bu tehditlerden uzak ve başarılı bir biçimde devam ettiğini de vurguladı.