4/12/12

KIBRISLIRUM BASIN ÖZETLERİ, 4 Aralık 2012


FİLELEFTEROS gazetesinin bugünkü ana haberi Eurogrup’ta Kıbrıs’la ilgili tartışmalar. Gazeteye göre, Kıbrıs’la imzalanacak olan memorandum konusunda karar Ocak ayına kalmış durumda. Kıbrıs Eurogrubun dünkü toplantısında ortaklarından büyük baskılar gördü ve Eurogrup Başkanı Jan Klot Yunger tabloyu pusulu tutmaya devam etti. Kıbrıs’la ilgili kararın 13 ya da 21 Aralık’ta alınıp alınmayacağı yönünde bir soruyu yanıtlarken “belki 13Aralık’ta ama 21 Aralık’ta kesin” dedi. Filelefteros’un elde ettiği bilgilere göre, Kıbrıs’la ilgili kararın ne zaman alınacağına ilişkin net bir tablo yok. Pimco’nun raporunun beklendiği bir dönemde Kıbrıs’ın borçlarının sürdürülebilirliği konusunda Uluslararası Para Fonu’nun çekinceleri Lefkoşa için olumsuz bir ortam yaratmış durumda. Yabancı bir diplomatik kaynağa göre, bazı ülkeler memorandumun tüm detayları ortaya konmadığından Kıbrıs’la ilgili kararın 13 Aralık’ta alınması konusunda çekinceli bir yaklaşım içindeler.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

Baf ilçesinin Lemba köyünde bir Kıbrıslıtürke ait gayrimenkulün satın alınması konusunda İçişleri Bakanlığı mal sahibiyle anlaşmaya vardı. 110 bin metre karelik bu gayrimenkulün Kıbrıslıtürk sahibine 11 milyon 800 bin avro verilecek. Bu mal devlet tarafından satın alınmadan önce, göçmenler için konut inşası ve daha başka toplumsal amaçlar için kullanılmıştı. Kıbrıslıtürk mal sahibini temsil eden Kıbrıslırum avukatla varılan anlaşma Bakanlar Kurulu’nda da onaylandı. Mal sahibi Kıbrıslıtürk Cafer Mustafa Avustralya’da yaşıyor. Bu gayrimenkulün satın alınması sürecinde gerek Tapu Dairesi’nin, gerekse diğer özel uzmanların bu malın değeriyle ilgili olarak yaptıkları değerlendirmeler malın değerinin devletin anlaştığının çok üstünde olduğu yönünde.

Ekonomik kriz Avrupa’da derin izler bıraktı. Rakamlar önemli sayıda Avrupa Birliği vatandaşının yoksulluk sınırının altında yaşadığını gösteriyor. Eurostat’ın verilerine göre, 2011 yılında Avrupa Birliği nüfusunun dörtte birinin yaşam standardı düştü. Bunun yanı sıra durumlarında iyileşme umudu da görmüyorlar. 27 üye ülkenin toplam nüfusunun %24,2’si, yani 119 milyon 6 yüz bin insan bu krizin sonuçlarının tehdidi altında. AB ülkelerindeki çocukların %19’u yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Avrupa yurttaşlarının %17’si gelir eksikliği nedeniyle bazı ürünlere ulaşamıyor. Yoksulluğun en yüksek olduğu ülke %49 ile Bulgaristan. Bulgaristan’ı %40 ile Romanya ve Letonya, %31 ile Yunanistan izliyor. En düşük yoksulluk %15 oranı ile Çek Cumhuriyeti’nde. Onu %16 ile Hollanda ve İsveç izliyor. Yunanistan’da halkın %15,2’si temel ihtiyaç maddelerine ulaşamıyor. Avrupa Birliği’nde ise bu durumda olanların oranı %8,8.

POLİTİS gazetesinin bugünkü ana haberi “Eurogrup Kıbrıs’ı dinamitledi” başlığı altında dünkü Eurogrup toplantısı. Gazeteye göre, Kıbrıs’ın kurtarılması askıda ve belirsizlikler varlığını sürdürmeye devam ediyor. Kıbrıs’ın borçlarının sürdürülebilir olmadığı yönünde Uluslararası Para Fonu’nun uzlaşmaz tavrı müzakereleri çıkmaza soktu. Uluslararası Para Fonu bugünkü veriler ışığında Kıbrıs’ın kurtuluş programına kendisinin katılamayacağını duyurdu. Yapılabilecek tek şeyin, bankaların direk olarak sermayelendirilmeleri yönünde Kıbrıs’ın Avrupalı ortaklarının cesur adımlar atmaları olduğu görüşünü ileri sürdü. Kıbrıs’ı da etkileyecek olan bankaların direkt olarak sermayelendirilmeleri konusunda Lefkoşa dikkat merkezine alınmış değil. Bu konuda dikkat merkezinde İspanya var. Ancak bu yönde atılacak bir adım Lefkoşa’yı özel olarak sevindirecek. Bu süreçte tek yolun bu olduğunda ısrar ederek şarabına su katmadığını Avrupalı liderlere göstermek için Uluslararası Para Fonu’nun Kıbrıs’ı kurban etmesi olasılığı var.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

SİGMA televizyon kanalı hesabına gerçekleştirilen yeni bir kamuoyu yoklamasının sonuçları Nikos Anastasiadis’in ikinci tura geçişinin garanti olduğunu ortaya koydu. İkinci turda Nikos Anastasiadis’in rakibi olmak için Lillikas ile Malas arasında ciddi bir yarış yaşanıyor. Bu araştırmanın sonuçlarına göre, Nikos Anastasiadis %35 oranında bir desteğe sahip. Lillikas %19,1 ve Malas da %18,6 oranında bir desteğe sahip. DİSİ seçmeni %86,5 oranında Anastasiadis’in etrafında toparlanmış durumda. AKEL seçmeninin Malas’a desteği ise düşük ve %63,9 oranında. AKEL seçmeninin %13’ü Lillikas’a, %6,3’ü de Anastasiadis’e yönelmiş durumda. DİKO seçmeni arasında Lilikas’a destek verenlerin oranı %44,4. DİKO’lu seçmenlerin %28,9’u Anastasiadis’e ve %5,6’sı da Malas’a oy vereceğini belirtiyor. EDEK seçmenin % 60,8’i Lillikas’ı, %13,5’i Anastasiadis’i destekliyor. EVROKO seçmeninin ise %44’ü Lillikas’ı, %20’si de Anastasiadis’i destekleyeceğini belirtiyor. İlçeler bazında ele alındığında, Anastasiadis birinciliği sadece Girne’de kaybediyor. Girne’de Lillikas %41,2 oranı ile birinci sırada ve Anastasiadis de %35,5 oranında bir desteğe sahip. Malas ise Girne’de %11,8 oranında kalmış durumda. Mağusa kazasında ise Anastasiadis % 32,3 ve Malas da %26,9 oranında destek buluyor. Lefkoşa’da ise Anastasiadis %35,4, Lillikas %20,7 ve Malas da %15,3 oranında destekleniyor.


SİMERİNİ gazetesinin bugünkü ana haberi “Kıbrıs Troyka’nın denetimi altında” başlığı ile. Gazeteye göre, tüm alanlarda varılan anlaşmaların belirlenen takvim temelinde uygulanması için Kıbrıs tamamıyla Troykanın denetimi altına giriyor. Kıbrıs’ın memorandumunun ele alındığı ama her hangi bir kararın alınmadığı Eurogrup toplantısının ardından Brüksel’deki bazı AB kaynakları bunu ifade ettiler. Kıbrıs’la ilgili tartışmalarda borçların sürdürülebilir olup olmadığı kilit konuyu teşkil ediyor. Bu borçların sürdürülebilir olmaması halinde Uluslararası Para Fonu Kıbrıs’ın kurtarılması sürecine hem kurumsal açıdan, hem de tüzüğü açısından katılamayacak. Bu durumda da yeni formüller aranacak. Borçların tıraşlanması ya da Kıbrıs Telekomünikasyon Kurumu’nun özelleştirilmesi veya yeni bir memorandum bu formüllerden bazıları. Borçların sürdürülebilir olması için borçların oranının Gayri Safi Hâsıla’nın %120’sini geçmemesi gerekiyor. Aksi takdirde Uluslararası Para Fonu’nun tüzüğü kurumun kredi verme süreçlerine katılımını yasaklıyor. Ayrıca verilecek kredinin miktarının da Gayri Safi Hâsıla’nın %64,5’ini geçmemesi gerekiyor. Bu durumda da tüm dikkatler Pimco’nun Kıbrıs ile ilgili olarak hazırlayacağı rapora çevrilmiş durumda. Bankaların yeniden sermayeledirilmeleri için gereken paranın 8 milyar avroyu geçmesi durumunda durum çok zor olacak. Bu süreçte bir diğer zor konu da kara para aklamaya karşı bir yasa tasarısının onaylanması. Bu da Kıbrıs’taki Rus şirketler için sorun yaratabilir.


HARAVGİ gazetesinin de bugünkü ana haberi memorandum. Gazeteye göre, bankaların gerek duyduğu miktarın belirlenmesiyle Eurogrubun 13 Aralık’taki olağanüstü toplantısında Kıbrıs hakkında karar alınması olasılığı var. Bu bir olasılık ancak 21 Ocak tarihine kadar karar alınacağına kesin gözüyle bakılıyor. Eurogrup Başkanı Jan Klot Yunger dün Troyka ile memorandum taslağında anlaşmaya vardığı konuları yaşama geçirme konusunda atılan adımları selamladı. Yunger Kıbrıs ile Troyka’ya programın önerilen önlemleri üzerinde müzakerelerini tamamlama çağrısında da bulundu.

Gazetenin diğer haberlerinden bazıları

Cumhurbaşkanı adayı Stavros Malas dün Dışişleri Bakanı Markulli ile başta Çinli yatırımcılar olmak üzere yabancı yatırımcıların Kıbrıs’a gelişi konusunu görüştü. Malas Kıbrıs ekonomisinin mevcut durgunluktan hızlı bir biçimde çıkma olanaklarına sahip olduğunu, ancak yatırımcılar için daha hızlı süreçlerin yaratılması gerektiğini belirtti. Çinli yatırımcıların Kıbrıs’tan büyük değerlerde taşınmaz mal alma eğilimlerine de dikkat çekti.

PEO’nun 6-7 Aralık tarihlerinde toplanacak olan 26. kongresinin merkezinde hükümet ile Troyka arasında varılan ilke anlaşmasının öngördüğü önlemler ile işverenlerin iş ilişkileri alanında takındıkları tavır olacak. PEO Genel Sekreteri Pambis Kiritsis dün düzenlediği basın toplantısında kongrenin “Kolektif, Kararlı, Sorumlu. Çalışma Hakları ile İş ve Sosyal Adalet” ana belgisi altında toplanacağını ifade ederek, çalışanların ücretlerinin düşürülmesi ve haklarının budanması uğraşılarına karşı güçlü bir direniş mevzii oluşturmak için sendikal hareketi uyanık olmaya davet etti. Kiritsis çalışanların ücretlerinin Gayri Safi Hâsıla’nın yüzde yedisi oranında düşürüldüğünü belirterek bunun son 20 yılın rekoru olduğuna dikkat çekti. Bu durumun, sürekli artan ücretler nedeniyle Kıbrıs’ın rekabet gücü olmadığı yönünde işverenler tarafından öne sürülen iddiayı çürüttüğünü de vurguladı. Üretimde işçi giderlerinin oran olarak azaldığına da işaret etti.

Δεν υπάρχουν σχόλια:

Δημοσίευση σχολίου