FİLELEFTEROS gazetesinin bugünkü ana
haberi Kıbrıs’taki İngiliz üsleri aracılığı ile Suriye’ye yönelik gözetlemeye
ilişkin Rusya’nın tepkisi. Gazeteye göre, Britanyalıların adadaki üsleri
aracılığı ile Suriye’ye yönelik casusluk hareketlerine Rusya dün tepki
gösterdi. Bu müdahale, bölgede başrol oynayan güçlü bir ülkenin Britanyalıların
tavrından kaynaklanan endişelerini açığa çıkardı. Rusya Dışişleri Bakanlığı bu yöndeki
bazı bilgilerin basında yer almasında yaklaşık iki hafta sonra mevcut durumla
ilgili bir değerlendirme yaptı ve öncelikle Güvenlik Konseyi’nin kararlarına
atıfta bulunarak Londra’ya mesaj verdi. Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın ilgili
yorumu dün internetteki sayfasından duyuruldu. Bu yorumda Kıbrıs’taki İngiliz
üslerinin “ Özgür Suriye Ordusu” lehine kullanıldığı yönünde İngiliz “Sunday
Times” gazetesinin haberlerine atıfta bulunuldu. Bu gazetenin bilgileri doğru
olarak kabul eden Moskova hem İngilizlere, hem de aynı yönde hareket edenlere “silahlı
çatışmanın taraflarından birine ekonomik kaynak sağlamak, teknik destek ve
malzeme yardımı yapmak Suriye’de zıtlaşmanın keskinleşmesine yol açacağı”
yönünde hatırlatmada bulundu. Bu tepkiye daha baştan gösterdiği tavrı tekrarlayan
İngiliz yetkililer ise bu alandaki gizliliğe dikkat çekerek “enformasyonu
yorumlamayız” yaklaşımı içerisindeler.
Gazetenin
diğer haberlerinden bazıları
Yasadışı devletteki üniversitelerden mezun bazı
Kıbrıslıtürkleri Avrupa Birliği dönem başkanlığının bazı ihtiyaçlarının karşılanması
için ekspres bir biçimde işe alan Dışişleri Bakanlığı zor durumla karşı karşıya
kaldı. Bu durum yakın bir süre öncesine kadar Dışişleri Bakanlığı Genel Müdürü
olan Nikolaos Emiliyu’nun 24 Şubat 2012 tarihinde Brüksel’deki daimi temsilci
büyükelçi Kornilio Korniliyu’ya gönderdiği “Hükümetin politikası çerçevesinde”
işe alım mektubunda net olarak görülüyor. Diplomatik misyonun uluslararası
alanda işgal bölgesindeki üniversitelerin tanınmaması için mücadele verdiği bir
anda Brüksel’deki Kıbrıs Daimi Temsilciliği bu üniversitelerden mezun bir kişiyi
çalıştırıyor. Hükümet ise dün sözcüsü Stefanos Stefanu aracılığı ile bu kararı
haklı çıkarmaya çalıştı. Stefanos Stefanu işe alınan Kıbrıslıtürk’ün yasa dışı
devletteki bir üniversiteden mezun olduğuna gözlerini kapatırken bu işe alımlarda
siyasi nedenlere değindi. Birkaç aydır Brüksel’deki Kıbrıs Daimi Temsilciğinde
çalışan Kıbrıslıtürkün sözde “Yakın Doğu Üniversitesi”nden mezun olduğu ve daha
sonra da İngiltere’de Surrey Üniversitesi’nde Master yaptığı belirtiliyor.
POLİTİS gazetesinin bugünkü ana haberi
Dimitris Hristofyas ile Nikos Anastasiadis arasındaki gergin ilişki. Gazeteye
göre, ekonominin çöktüğü ve Troyka’nın memorandumunu hazırladığı bir anda
Kıbrıs’ta siyasi liderlik daha önce görülmeyen bir biçimde Cumhurbaşkanlığı’na
yönelik mücadele nitelikli bir çatışma içerisine girdi. Cumhurbaşkanı ile ana
muhalefet partisi liderinin ilişkileri dün alevlendi. Nikos Anastasiadis’in
Salı günü başlattığı zıtlaşmayı dün de Cumhurbaşkanı devam ettirdi ve Nikos Anastasiadis’in
yalan söylediğini ima etti. Cumhurbaşkanı Hristofyas’ın memorandumu imzalamamak
için tavşan gibi kaçmaması gerektiği yönünde Nikos Anastasiadis’in sözlerine hükümet
ile AKEL yanıt verirken DİSİ Başkanı’nın siyasi bir bukalemun gibi davrandığını
ifade ettiler.
Gazetenin
diğer haberlerinden bazıları
DİSİ ve DİKO liderleri bugün bir araya geliyor. Bu görüşmede
tarafların görüş birliği sağlaması ve 2013 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde işbirliği
yapmaları hedefleniyor. İki parti bugün de Kıbrıs sorununu ele almaya devam
edecek ve DİSİ’nin görüşmelerin genişletilmesi yaklaşımı hakkında DİKO’nun görüş
ayrılığını aşacak ifadelerin bulunulmasına çalışılacak. Bugünkü görüşmede iki
partinin ekonomi başlığının da görüşmeye başlamaları bekleniyor. Her iki parti
de mevcut görüş ayrılıklarını aşılacakları konusunda herhangi bir şüphe
duymuyorlar. Bugünkü toplantıya DİKO Başkan Yardımcısı Nikolas Papadopulos’un katılıp
katılmayacağı konusu ilgi çekiyor. Papadopulos daha önce gerçekleştirilen iki
toplantıya katılmamıştı. Bunların ilkine tatilde olduğu gerekçesiyle
katılmazken ikincisine katılamama konusunda herhangi bir neden göstermemişti. Nikolas
Papadopulos’un bugünkü toplantıya da katılmaması durumunda bu, Anastasiadis’in
adaylığının desteklenmesi yönündeki partisinin resmi çizgisi ile görüş ayrılığı
içinde olduğu mesajını verdiği biçiminde yorumlanacak. Bu arada DİKO Başkanı
Maryos Karoyan partisinin eski milletvekili olan ve Yorgos Lillikas’ın adaylığını
destekleyen Andreas Angelidis’e bir mektup göndererek herkesin partinin
kolektif kararlarına uyması gerektiğini belirtti.
Kıbrıs’ta sanayi üretiminde iyileşme görüldü. Veriler
bu alanda iyileşmeyi gösterirken böylece en dibe inildiği bir dönemin ardından
artık yükselişe geçileceği yönünde umutlar doğdu. Kıbrıs Üniversitesi Ekonomik Araştırmalar
Birimi yapılan araştırmanın sonuçlarını yayınlarken Kıbrıs’ta ekonomik ortamın
ise Ağustos ayında 3,8 puan daha aşağı düştüğü görüşünü ifade etti. İnşaat sektöründe
olumsuz durum sürerken, imalat sektöründe ise son sekiz ayın en iyi noktasına
ulaşıldı.
ALİTYA gazetesinin bugünkü ana
haberi Kıbrıs Bankası’nda yaşanan gelişmeler. Gazeteye göre, Kıbrıs Bankası’ndaki
iç yazışmaların dışa sızması konusunda araştırma başlatıldı. Bu araştırma sona
erene kadar bankanın Yönetim Kurulu üyesi Andreas Karidas’ın izine çıkarılması bekleniyor.
Karidas konusu hükümet partisine hizmet etmediği için AKEL’in hedefi haline geldiği
görüşünü savunduğu bir raporunun basına yansıması sonrası gündeme geldi. Bu
arada bankanın Genel Müdürü Teodoros Aristodimu da sağlık gerekçesiyle istifa
etti ve yerine gelecek kişiyi banka Yönetim Kurulu’nun bugün belirlemesi
bekleniyor.
Gazetenin
diğer haberlerinden bazıları
DİSİ ile DİKO arasında bugün gerçekleştirilecek
görüşmede Kıbrıs sorunu başlığının kapanması bekleniyor. Bu konuda bir
anlaşmaya varılması iki partinin seçim işbirliğinin kesinleşmesi anlamına
gelmese de daha ilerisi için sağlam bir temeli oluşturacak. Elde edilen
bilgilere göre, iki partinin çalışma grupları Kıbrıs sorunu ve ekonomi gibi
önemli konularda ciddi görüş birliklerine vardılar.
HARAVGİ gazetesinin bugünkü ana
haberi “bankalarda çalkantı” başlığı altında. Gazeteye göre, bankaların yönetim
basamaklarının tepesinde büyük sarsıntılar yaşanıyor. Bankaların yönetim
yapılarında önemli değişiklikler bekleniyor. Kıbrıs Bankası ile Laiki Bankası’nın
Yunanistan devlet tahvillerine yaptıkları yatırımlar nedeniyle uğradıkları dev
zararlar, yurt dışına hesapsız bir biçimde açılmaları, zorunlu prosedürlere uymaksızın
bazı kesimlere sağladıkları hizmetler şimdi araştırılmaya başlanıyor. Merkez Bankası
adına bağımsız araştırmacının işe başlaması ile yumağın çözülmeye başlanması
bekleniyor. Araştırmayı “Alvarez and Marsal” grubu üstlendi ve Merkez Bankası
kaynaklarından bilgileri almaya başladı. Araştırmaların sonucunda hukuki ve
cezai sorumluluklar tespit edildiği takdirde Polis ve Savcılık da devreye girecek.
Gazetenin
diğer haberlerinden bazıları
AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu yurt dışında
yaşayan Kıbrıslıların kongresinde yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin
ardından Kıbrıs sorununda bütünsel ve objektif bir durum değerlendirilmesinin
yapılması gerektiğini söyledi. Kıbrıs sorununun çözüm ilkelerinde Kıbrısrum
tarafının ısrar ederek bir anlaşmaya götürecek yeni bir sürecin başlamasını
arzulaması gerektiğine dikkat çekti. Kıbrıs’ta taksim kâbusunu engelleyecek tek
yolun var olduğu görüşünü de savunan Kiprianu bunun da üzerinde anlaşmaya
varılan çerçevede adil, işler ve yaşayabilir bir çözüm bulunması olduğunu
belirtti. Andros Kiprianu Kıbrısrum tarafının uluslararası toplum ve Kıbrıstürk
tarafı ile üzerinde anlaşmaya vardığı bir çerçevenin var olduğunu da ifade
ederek sürekli aydınlatma çalışmaları ile uluslararası desteğin sağlanmasının
önemine dikkat çekti. 1974’de Kıbrıs aleyhine işlenen çifte suçun yarattığı
oldubittilerin kabul edilmesinin söz konusu olamayacağını ve taksimin asla bir
seçenek olmadığını vurguladı.
Hükümet Sözcüsü Stefanos Stefanu dün yaptığı bir açıklamada,
hükümetin Troyka ile temaslarında son iki konsey toplantısının kararlarında da
yer alan ekonomide tasarruf yapılırken büyüme ve sosyal bütünlüğün dikkate
alınması gerektiği görüşüne uygun bir biçimde hareket ettiğini söyledi. Stefanu
bunun dışında Kıbrıs’ın kendisine özgü durumunun da dikkate alındığını ifade
etti. Bu aşamada Troyka’nın da araştırma ve arama sürecinde bulunduğunu ifade
eden Hükümet Sözcüsü “Kıbrıs’a tekrar geldiklerinde müzakereye devam edeceğiz
ve sonuçta herkesin nerede durduğunu göreceğiz” dedi.
Δεν υπάρχουν σχόλια:
Δημοσίευση σχολίου