Troodos etkinliğinde
AKEL Merkez Komitesi Polit Büro üyesi
Stefanos Stefanu tarafından yapılan konuşma
9.3.2013
Ortak mücadele arkadaşlarımız,
Kıbrıslırum-Kıbrıslıtürk genç
yurttaşlarımız,
EDON’cu gençlik bu yıl da Troodos’a
akın etti. Bu güzel kitlesel etkinliğin her zaman net bir siyasal karakteri ve
mesajı var:
Kıbrıs Kıbrıslırumların,
Kıbrıslıtürklerin, Maronitlerin, Ermenilerin ve Latinlerin ortak vatanıdır!
Biz, AKEL’ciler ve EDON’cular
olarak, Kıbrıs’ımızı ve halkımızın çıkarlarını her zaman ve her şeyin üstünde
tuttuk ve tutacağız.
Her şeyden önce ve her şeyin üstünde
Kıbrıs! İşte bu sloganla AKEL ve Halk Hareketi sömürgeciliğe karşı mücadelenin
en ön safında yer aldı.
AKEL’ciler ve EDON’cular bağımsızlığın
tamamlanması için verilen mücadelenin en ön safında yer aldı. Yeni kurulan
devletin işlemesi ve zorlukların aşılması için mücadeleyi biz üstlendik.
Vatanımızın aleyhine emperyalist
NATO’cu komplolara karşı koymak için verilen mücadelenin en ön saflarında Kıbrıs
Solu yer aldı. Hem Kıbrısrum toplumu içerisinde, hem de Kıbrıstürk toplumu
içerisinde milliyetçi, şoven, aşırı sağ güçlerin içten sabotajlarına karşı
koymak için Kıbrıs Solu mücadelenin en ön saflarında yer aldı.
EOKA-B’nin cani faaliyetlerine karşı
demokrasinin ve yasallığın savunulması gerektiğinde, Sol yurtseverlik görevini
yerine getirerek, yine mücadelenin öncüsü oldu.
Enosis’i hedefleyen Atina Cuntası
ile EOKA-B’nin hain darbesi yaşandığında ve Türkiye Kıbrıs’a geldiğinde de
mücadelenin öncüsü yine Sol oldu. Kimileri Grivas için ne kadar anma törenleri
yapsalar da, gerçekleri ne kadar gömmeye ve saklamaya çalışsalar da, her gün
Beşparmaklar’da gördüğümüz ay-yıldız Cunta’nın ve EOKA-B’nin Kıbrıs aleyhine
işlediği suçu bize hatırlatmaktadır. Türkiye’yi Kıbrıs’a getirenlerin utancı şimdiden
tarihe geçmiştir.
Kimilerinin tarihi gerçekleri tahrif
edip değiştirmek için ortaya koydukları tüm çabalar boşa çıkacaktır, çünkü biz
gerçekleri savunmaya devam edeceğiz. Kararlılıkla bunu yapmaya devam edeceğiz.
Bu, darbeye ve Türkiye’nin istilasına karşı direnişte can verenlere karşı
borcumuzdur.
Sol, halkımızın 1974’den bu yana
verdiği haklı mücadelenin öncüsü olmaya devam edecektir. Bu haklı mücadelenin
hedefi işgalin sona ermesidir. Yasa dışı bir şekilde nüfus taşınmasına son verilmesidir.
Ülkemizin ve halkımızın yeniden birleşmesidir. Halkımızın insan haklarının ve
temel özgürlüklerinin yeniden sağlanması ve güvence altına alınmasıdır.
Yurdumuzun askerlerden arındırılması ve Kıbrıs topraklarında İngiliz üslerinin
varlığına son verilmesinin önkoşullarının yaratılmasıdır.
O zamana kadar, tıpkı EDON’cu
gençliğin bugün de yaptığı gibi, “Üsler Kıbrıs’tan dışarı” diye haykırmaya
devam edeceğiz. “Dünyanın dört bir yanında ölüm saçan NATO’ya hayır” diye
haykırmaya devam edeceğiz. Biz Kıbrıslılar, NATO’nun savaş bezirgânı saldırgan
doğasını çok iyi biliyoruz. Çünkü bunu yaşadık ve hala yaşamaya devam ediyoruz.
Yılmaksızın, yorulmaksızın, çözümde
ısrar etmeye devam edeceğiz. BM’nin Kıbrıs’la ilgili kararlarında belirlendiği
şekilde, ilkeler temelinde bir çözüm için; tek egemenliği, tek vatandaşlığı ve
tek uluslararası kimliği olacak bir devlet için iki toplumun siyasal
eşitliğinin olacağı iki bölgeli iki toplumlu federasyon çözümü için ısrar
etmeye devam edeceğiz.
Kıbrıslıtürk yurttaşlarımızla
birlikte ortak mücadeleye devam edeceğiz. Kıbrıslırumlar ve Kıbrıslıtürkler,
aynı vatanın evlatlarıyız ve birlikte ortak mücadelemizle Kıbrıs’a özgürlük,
barış ve kardeşlik güneşini getirmeye çağrılmaktayız.
Bu mücadelede de AKEL, EDON ve tüm
Halk Hareketi her zaman en ön safta olmaya devam edecektir.
Yaşasın
Kıbrıslırumların-Kıbrıslıtürklerin dostluğu!
Yaşasın EDON!
Yaşasın Kıbrıs’ımız!
Δεν υπάρχουν σχόλια:
Δημοσίευση σχολίου